Pazartesi günü 14 farklı havalimanında uygulamaya başlanan yüz tanıma sistemi CBP (Change the Face of Travel), henüz üçüncü gününde sahte kimlikle seyahat etmeye çalışan bir adamı yakalamayı başardı.
Washington Dulles International Airport (IAD), diğer 13 Amerikan havalimanı gibi yüz tanıma sistemini test etmeye başlamıştı. Terörist ve suçluların yetkilileri kandırarak ülkeye girmesini engellerken aynı zamanda pasaport kontrolü sırasında oluşan uzun kuyruklardan kurtulmak isteyen havalimanı, yolcuların önünde durarak poz verdiği bir kamera yerleştirmişti. Pasaporttaki fotoğraf ile kişinin yüzünü karşılaştıran yapay zekanın herhangi bir sorunu tespt etmesi bekleniyordu.
Sao Paulo’dan seyahat eden 26 yaşındaki bir adamın Fransa pasaportu ile ülkeye giriş yapmaya çalışması sonucu bir sorun tespit eden yapay zeka, yetkilileri uyardı. Adamın, Kongo Cumhuriyeti kimliğini ayakkabısında sakladığı ortaya çıktı. Herhangi bir cezai yaptırım uygulamayan Kongolu adam aynı gece sınırdışı edildi.
Üçüncü gününde bu tarz bir başarı gösteren yüz tanıma sistemi de, yıllardır süren tartışmalarda yapay zeka destekçileri için 1 puan kazanmış oldu. Hala ten rengi gibi konularda ön yargı gibi sorunlar yaşayan yüz tanıma sistemlerinin yakın zamanda ulusal güvenlik için çok büyük önem arz edeceği aşikar. Ancak kötü niyetli güçler için de çok büyük bir tehlike potansiyeline sahip olduğunu da göz ardı etmemek gerekiyor.
Şu ana kadar yaşananlar göz önünde bulundurulduğunda; hem yapay zekanın gelişmesini istemeyenler hem de daha hızlı gelişmesini isteyenler haklı gibi duruyor. Zira; bir yapay zekanın fotoğrafa bakarak eşcinselliği tespit edebilmesi, arabalara bakarak seçmen profili çıkarabilmesi, sadece bir isim ve bir fotoğraf ile tüm sosyal medya hesaplarını ortaya çıkarabilmesi ve ayak izlerinin fotoğrafı ile hayvanların ne alemde olduğuyla ilgili çıkarımlar yapabilmesi gibi örnekler iyi niyetli kullanıcılar için çok güzel fırsatlar sunarken kötü niyetli kullanıcılar için ise son derece evham verici fırsatlar sunuyor.
Kaynak: Futurism
