Haber alma alışkanlıklarımız sürekli şekil değiştiriyor. Sadece on yıl önce gündeme dair haberleri televizyon ve belirli gazetelerden alırken bugün, haberlerin çoğunu sosyal medyada kişisel gazetecilik yapan ünlü insanlardan veya amatör gazetecilik yapanlardan alıyoruz. Şu an içerisinde olduğumuz dijital dönüşüm dönemi yakın gelecekte yapay zekâ ve blockchain gibi teknolojilerin bu durumu biraz daha farklı şekillendirebileceğini gösteriyor.
Yapay zekâ ve habercilik
Yazıların, görsellerin ve çeşitli verilerin hızlıca yorumlanması hususunda büyük bir çözüm sunan yapay zekâ sayesinde her yeri izleyen ve okuyan; saniyeler içerisinde analiz ederek haber oluşturan botlar hayatımızın önemli bir parçası haline gelebilir. 2017 yılında Reuters’ın duyurduğu, Twitter’da haber kovalayan bottan daha önce bahsetmiştik.
Yarısı rastgele yarısı da Reuters editörlerinin önerdiği hesaplardan atılan tweetler olmak üzere günde 12 milyon (Günlük tweet sayısının %2’si) tweet okuyan Reuters Tracer, radarına takılan bir paylaşım olduğunda önce tanımlama yapıyor, sonra spam-reklam veya yalan olup olmadığını kontrol ediyor ve konunun sınıflandırmasını yapıyor. Sonrasında anahtar kelime ile konum tespiti yaparak ve diğer haber kaynaklarındaki benzer haberleri de inceleyerek habere bir başlık ve özet oluşturup ajansa gönderiyor. Böylece muhabirlerin gözünden kaçan haberlerin hızlıca inceleme altına alınması ve yayına girilmesi mümkün oluyor. (2017)
Öte yandan, büyük haber kanallarının hepsini takip eden ve belirli bir haberi farklı kaynaklardan yararlanarak sağ kesim, sol kesim ve tarafsız dil olacak şekilde 3 farklı yaklaşıma göre hazırlayan yapay zekâ girişimi Knowherenews ile de tanışmıştık. Knowherenews’un yapay zekâ botu, haberleri taradıktan sonra 60 saniyeden kısa bir sürede haberi 3 farklı şekilde yazarak insan editörlere teslim ediyordu.
Yakın gelecekte buna benzer birçok girişim görmemiz oldukça olası. Bunların yanı sıra, sıcak çatışma yaşanan savaş noktalarına giderek haber kovalayan savaş muhabiri dronelar (robotlar) ile de tanışma ihtimalimiz bir hayli yüksek. Zira, insan askerler yerine dronelar ve çeşitli robotlar savaşmaya başlayacaksa, bu alanda yaşanan gelişmelerin aktarılması sürecinin de insanlardan arındırılması beklenebilir.
BM tarafından geçtiğimiz Mart ayında Libya’da darbecilere karşı düzenlenen bir saldırıya ait rapora göre Türk menşeili bir drone ilk defa insan gözetiminden bağımsız bir saldırı düzenledi.
Araştırmacı Gazetecilik Bürosu’na göre 2010-2020 yılları arasında Amerika tarafından Afganistan, Yemen, Pakistan ve Somali’de yapılan 14.040 drone saldırısında; 283’ü çocuk, 910’u sivil olmak üzere 8.858 insan öldürüldü.
Sanal Gerçeklik ve habercilik
Savaş bölgesi ve afet bölgesi gibi noktalarda yaşanan gelişmeleri anlık olarak aktarabilmek ve izleyicilerin de bu konuların öneminin farkındalığına varması oldukça değerli. Yeni patlamış bir yanardağın yanına giden drone habercimizin bize sağladığı görüntüleri normal ekranlarda izlememiz ile VR gözlükler içerisinde izlememiz arasında ciddi bir fark bulunuyor.
Yakın gelecekte; deneyimin öne çıktığı haber alanlarında sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik teknolojisine daha fazla rast geleceğiz.
İçme suyumuz her geçen gün azalıyor, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin küresel ısınmaya olumsuz etkisi de sürekli artıyor. Bu konuda tüm insanlığın ciddi bir farkındalığa ihtiyacı olduğu su götürmez bir gerçek. Sanal gerçeklik teknolojisi sayesinde susuzlukla mücadele eden bölgelerdeki yaşamı oturduğumuz yerden daha iyi tecrübe etme ve önlemlerimizi buna göre genişletme şansımız olabilir.
Tepedeki evinden, deredeki su kaynağına ulaşmak için 30 dakika yürümek, hayvanların kullandığı kaynaktan faydalanarak, litrelerce suyu tek seferde tepeye taşımak nasıl bir duygu? Şu an için VR’da olmasa da, Etiyopya’daki küçük bir kızın su getirme hikayesini buradan izleyebilirsin.
Blockchain ve habercilik
Peki tüm bu teknolojilerin yanında blockchainin habercilik için nasıl bir önemi var?
Artan ulusalcılık akımları, algoritma destekli yeni propaganda çeşitleri ve göç sayısının yükselmesi ile birlikte birçok ülkede basın sektöründe kutuplaşmalar bir hayli arttı ve bu da haber kaynaklarına güven oranını azalttı. (Reuters’a göre pandemi döneminde basına güven oranı tekrar artışa geçti. Ancak biz yine de kendi yaşadığımız hayattan örnekleri hatırlayarak yola devam edelim.)
Artık herkes sadece kendi tarafındaki haber kaynağını takip ediyor. Yankı odası ismini verdiğimiz, algoritmalar tarafından fazlaca desteklenen bu durum hem insanların farklı haberlere erişimini kısıtlıyor hem de yeni habercilerin maddi ve manevi olarak sürdürülebilir bir model oluşturmasını engelliyor. Bu yüzden, bugün gazetecilerin Patreon, Youtube Katıl gibi platformlar aracılığı ile bireysel gelir modellerine yöneldiğini görüyoruz. Ancak bu da merkeziyetçi yapılarından dolayı yeterli bir çözüm olarak görülmüyor. YouTube (Google) veya Patreon, hoşlarına gitmeyen gazetecileri kolaylıkla sabote ederek ifade özgürlüğüne ket vurma şansına sahipken baskıcı bir yönetim şekline sahip ülkeler ise cabası.
Reporters Without Borders’ın 2019 yılı raporuna göre, 180 ülke incelendiğinde ülkelerin sadece %8’inde basın özgürlüğü için atmosfer “iyi” olarak değerlendirilebiliyor.
Blockchain ve kripto paralar sayesinde merkeziyetsiz bir habercilik deneyimi yaratmak oldukça kolay. Gazeteciler, blockchain tabanlı bir platformda yayın hayatına devam ederek hem şirketlerin engellemelerine boyun eğmek zorunda kalmayacak hem de komisyonsuz ve hızlı ödeme avantajı sayesinde okurları ile daha kolay buluşabilecektir. Örneğin, blokchain tabanlı bir teknoloji olan NFT’nin yükselen trendiyle beraber gazeteciler özelinde dijital içerik üreticilerinin tüketicileriyle ya da müşterileriyle finansal olarak etkileşime geçme imkanı oldukça kolaylaştı. Tasarımcılar tasarımlarını, gazeteciler yazılarını aracılar olmadan direkt şekilde kitlelerine satabilir hale geldi. Öyle ki, bireysel yayıncılarla birlikte New York Times gibi yayıncılık devleri dahi NFT aracılığıyla satışlar gerçekleştirdi.
Blockchain teknolojisi, gazetecilerin okuyucuları ile doğrudan iletişim kurmasını ve komisyonsuz destek almasını sağlarken gazetecinin hazırladığı haberin de sonsuza kadar, manipüle edilmeden güvenli bir şekilde saklanacağından emin olmamıza yardımcı olacak.
İleri okuma:
Journalism + Blockchain: Possible solution for an industry crisis?