31 Mart 2019 tarihinde yapılacak olan yerel seçimlerde, geleneksel aday tanıtma yöntemlerinin dezavantajlarını azaltma adına dijital mecralar tercih edilecek. TÜİK‘in 2018 yılı Bilgi Toplumu İstatistikleri verilerine göre internet erişim %95,3 oranındayken 51 milyon kişi ise aktif sosyal medya kullanıcısı. Günde ortalama 7 saatini internette geçiren bu insanların en çok kullandıkları platformlar YouTube, Facebook , Instagram ve Twitter. Dolayısıyla kitlelere ulaşmak isteyen siyasilerin, dijital platformları nasıl kullanacakları önem arz ediyor. Cumhurbaşkanının desteklediği bu yöntemi diğer partiler de desteklediklerini belirterek, dijital medyanın aktif bir şekilde kullanılmasını sağlayacaklarını dile getirdiler ki bu konu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için pek de yabancı değil.
Özellikle Amerika’da yapılan seçimlerde dijital kanallar ile bir çok insanın manipüle edildiğinden ve ‘istenilen’ sonuçların nasıl elde edildiğinden bahsetmiştik. Eskiden meydanlara binlerce insanı toplamak gövde gösterisi sayılırken artık saniyeler içerisinde üretilen bir video milyonlarca insana ulaşıp fikirleri değiştirebiliyor. Böylelikle ‘toplama’ insan kalabalıkları ya da devlet kanallarında ‘süre polemikleri’ son bulabilir.
Kampanyaların ilk aşamasında yapılması beklenen halk için hedef sayfalar tasarlanarak, sayfa içerisinde ziyaretçilerden geri bildirim alınabilecek formlar oluşturulması. Formlardaki geri bildirimler analiz edilerek seçmenin mevcut duygu analizi yapılıp kullanıcıların mevcut duygu durumu, parti ve adaya karşı olan tutumları sayısal bir şekilde elde edilecek.
Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk kampanyalar için The ADX DSP dijital pazarlama sistemini kullanarak uygun bütçe ile doğru hedef kitleye rahatça ulaşılabileceğini düşünüyor. The ADX DSP lokasyon hedefleme, yeniden hedefleme, teknik hedefleme ve zaman hedefleme aşamalarından oluşuyor.
Bu sistem ile önce lokasyon olarak hedef belirleniyor. Kullanıcının nerede yaşadığı, kampanyaların hedef kitle ile alakalı olmasını sağlamak ve kitleyi bölümlere ayırmak için önemli. Lokasyon hedefleme ile ihtiyaç duyduklarında insanlarla iletişim kurulabiliyor ve ardından yeniden hedefleme aşaması ile kullanıcılara aday ve partilerin belirli aralıklarla hatırlatılarak unutulmaması sağlanıyor. Kampanya reklamları, kullanıcıların kullandıkları teknik cihazların marka, çözünürlük, mobil cihaz, tablet gibi özelliklerine göre seçilerek teknik hedef belirleniyor. Kampanya yalnızca günün ilgili saatlerinde yayınlayarak, kampanyanın bütçesi en fazla etki için maksimize edilerek zaman hedefleme aşaması tamamlanmış oluyor.
Bununla birlikte “Mahalle Planlama ve Dinamik Reklam Gösterimi” ile adaylar, sadece kendi seçmenlerine reklam vererek bütçelerini doğru ve bilinçli kullanabiliyor.
4 adımda kendi seçmenlerinize reklam verebilmeyi sağlayan bu bağlantıda ilk önce Dijital Medya Planlaması yapmak istediğiniz adaylık türünü seçiyorsunuz. Sonra Dijital Medya Planlaması yapmak istediğiniz lokasyonu seçiyorsunuz. Planlamanızı hangi algoritmaya göre yapacağınızı seçtiğinizde 2 farklı seçenek bulunuyor. Yoğunluk Algoritması belirlediğiniz lokasyondaki seçmen yoğunluğuna bağlı olarak harcamanız gereken bütçeyi hesaplıyor. Uzaklık / Yakınlık Algoritması ise belirlediğiniz lokasyonda partinizin önde olması ya da geride olması durumunda, size en yakın oy sayısına sahip partilere olan uzaklığınız ya da yakınlığınıza bağlı olarak harcamanız gereken bütçeyi hesaplıyor. Sonuçlarda seçmen sayısı, video reklam bütçesi, banner reklam bütçesi banner ve video gösterim sayılarını görebiliyorsunuz.
Dijital propaganda yöntemine tanık olacağımız günlerde özellikle çevreye duyarlı kampanyaların yapılacak olması gürültü ve görüntü kirliliğinin önüne geçecek. Bununla birlikle partilere ciddi bir maliyet getiren, şehirleri plastiğe ve kâğıda boğan israfın giderilecek olması sevindirici ancak propaganda için ayrılan bütçenin ne için kullanılacağı merak konusu.