“Duyma, anlama ve devinme yetilerini yitirerek yarı ölü bir duruma gelmek, kendinden geçmek” açıklamasıyla karşımıza çıkan koma, hastaların geleceğinin ne olacağının tahmin edilmesinin bir hayli zor olduğu bir durum.
Hasta yakınlarının duygusal davrandığı doktorların ise bir umut çabalarına devam ettiği komada hastanın geleceğinin ne olacağı bilinemezken bazen yıllarca cihazlara bağlı yatan insanlar hayata dönerken bazen de dönemiyor.
Bilim Akademisi’nden ve Pekin’deki PLA Genel Hastanesi’nden nörologların üzerinde çalıştığı bir yapay zeka komada bulunan hastaların geleceğine dair tahminler yapabiliyor. Binlerce hastanın fMRI verileriyle beslenen makine öğrenimi algoritmaları hayatını kaybetmesi beklenen birkaç hasta için ‘yaşayabilir’ şeklinde yorum yaparak %90’lık bir doğruluk oranı yakalamış bile.
Araştırmacılar şu ana kadar 300 hasta üzerinde kullanılan yapay zekanın Çin’deki 50 bin kadar kronik bilinç bozukluğu olan hastalar için de kullanılmasını umuyor.
“Bu makineler insanın yaptığı şeyden başka bir şey yapmıyor. Aynı veri kümelerine bakıyorlar, aynısını yapıyorlar. Ancak bunu milyonlarca kez daha hızlı ve daha güvenilir bir şekilde yapıyorlar.”
-Pascal Kaufman (İsviçre’de bir yapay zeka şirketinin kurucusu ve nörobilimci)
Doktor Yang Yi ise bu yapay zekanın son karar veren taraf olmak yerine, hasta yakınlarına bir istatistik sağlayan ve kararlarının sadece %20-50 kadarını etkileyen bir yardımcı olduğunur/olması gerektiğini vurguluyor.
Gün geçtikçe hayatımızın bir parçası olan yapay zeka; özellikle tıp sektöründe yorgun doktorların hata ihtimalini azaltan bir etmen olarak görev alması ciddi bir önem arz ediyor. Gelecekte bir yerlerde; kendimizi tamamen robot doktorlara emanet etmiş insanlar olacağımızı düşünürsek de biraz evhamlı düşüncelere sahip olmamız haklı bulunacaktır.
Kaynak: Futurism
