Uzaktan çalışma son dönemlerde adını sıkça duyduğumuz bir kavram olmaya başladı. Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 ile beraber insanların yaşam şekli değişti. Tabii bunun yanında çalışma hayatı da değişti. Kimimiz evden çalışmaya başlarken kimimiz ise okulu uzaktan bitirdi.
Evden çalışmanın yaygınlaşmasında; şirketlerin uzaktan çalışmaya olanak sağlaması en büyük etkenlerden biri oldu. Genel olarak bilgisayar başında ve toplantı üzerinde devam edilebilen iş alanlarında uzaktan çalışma daha erken benimsenirken; bizzat kişinin çalışması gereken işlerde ise hibrit (yarı ev; yarı iş çalışma modeli) çalışma benimsendi.
‘Home office çalışma’ olarak da adlandırabileceğimiz bu sistem birçok ekonomik yükümlülükten kurtulmamızı sağlıyor. Örneğin evden çalışırken yol parası vermemiz gerekmiyor. Tabii bu durum çalışanlara ev içi bazı yükler de bindirebiliyor. Bunların başında ev faturalarının sürekli yükselmesi geliyor.
Evden çalışmanın faydalarının olmasının yanında birçok zararı bulunuyor. Pandemiyle beraber hızlı bir şekilde eve uyum sağlamanın getirdiği sorunlar azımsanmayacak kadar çok diyebiliriz. Öncelikle evden çalışmanın bize sunduğu faydalara bakalım.

Evden Çalışmanın Faydaları
Evde çalışmanın en büyük faydalarının başında; bizlere zaman konusunda esneklik sağlaması geliyor. Bunun yanında evden çıkmadan önce yapmamız gereken günlük hazırlıklar için zaman kazanmamızı ve İşe giderken yol ve benzeri masraflardan kaçınmamızı sağlıyor.
Evden Çalışmanın Zararları
Evden çalışmanın en büyük eksikliklerinin başında sosyal etkileşim eksikliğini gösterebiliriz. Sürekli yalnız çalışmak zorunda kalmak, insanlarla bir çay molasına çıkamamak gibi sorunların yanında ev rahatlığı yüzünden düzenli çalışma sistemi de etkileniyor. Bazı meslek gruplarında çalışma saatlerinin esnek olması artı bir özellik olarak gözükürken; bu durum zamanı iyi bir şekilde yönetemeyince motivasyon kaybına sebebiyet verebiliyor.
ABD’de 4000 kişi ile yapılan bir ankete göre evden çalışan insanlar, ofise gittikleri zamana kıyasla fazladan 6 saat kazanıyor. Bu kazandıkları zamanın üç saatini eğlenceye ayırırken diğer üç saatini çalışarak geçiriyor. Çalışanların, ocak ayında, işe gidip gelmekten günde yaklaşık 60 dakika ve duş alma, tıraş olma, elbise giyme veya makyaj yapma gibi günlük bakım görevlerini atlamaktan 10 dakika tasarruf ettiğini görüyoruz.
Yapılan ankete göre 2020’de katılımcılar haftada bir gün evden çalışmayı tercih ederken, şimdi ise bir buçuk güne kadar kendilerini evde rahat hissediyorlar.
Pandemiyle beraber birçok büyük şirket; çalışanlarını işten çıkarmaya başladı. Bazı yenilikçi şirketler ise haftada 5 olan çalışma gününü 4’e düşürdüler. Giderek yaygınlaşan bu yöntemin başında çalışanı kaçırmak istememe isteği geliyor.
DW Türkçe’nin haberleştirdiği; “24 Saatte İş” tarafından gerçekleştirilen bir araştırma Türkiye’de evden çalışma süreci ile ilgili çalışanların görüşlerine ışık tutuyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 61’i evden çalışmaktan memnun olmadığını söylerken, yüzde 65’i ise evden çalışırken işe odaklanma sorunu yaşadığını belirtiyor.
“Evden çalışmanın en zor yanı hangisi?” sorusuna katılımcıların yüzde 63’ü sosyalliğin olmaması yanıtını verirken, yüzde 37’si ise iş arkadaşlarıyla iletişim kurmakta sorun yaşadığını belirtiyor.
Dijital İletişimde Yeni Girişimler
Zoom her ne kadar pandemi döneminin yıldızı olmayı başarsa da birçok şirket, yenilikçi projeler geliştiriyor.
Facebook ismini Meta olarak değiştirirken aynı zamanda sanal toplantıları önceleyerek, metaverse alanına hızlı bir giriş yaptı. Microsoft ise şirketler için iletişim uygulaması olan Teams’in yanında Mesh adını verdiği yeni projesiyle insanların görüşmelerini sanal avatarlarıyla yapmasını sağlayacak.

İnsanlar görüşmelerde yüzünü göstermek yerine kendisine uyan avatarları destekleyen uygulamalara yoğunlaşmaya başladı. Pesto isimli uygulama da görüşmeleri avatarlar üzerinden gerçekleştirme fırsatı sunuyor. Kullanıcılar, Pesto üzerinden kendine uygun avatarı oluşturabiliyor. Uygulamanın kurucusu Doug Safreno fikirlerin ve avatarın videonun yerini alacağını ve görüşmelerin daha az yorucu olacağını söylüyor. Mesajlaşmanın iletişimde zaman aldığını; video görüşmelerinin de çok resmi olduğunu ve buna çözüm olarak bu uygulamayı geliştirdiklerini belirtiyor.
Pandemi ile birlikte günlük alışkanlıklar değişirken; eve kapanan çoğu insan ev içi çalışma ortamlarını paylaşmaya başladı. Bazıları yaptığı yemekleri, bazıları ise çalışma alanlarını kayıt altına aldı. Pazardaki talebi zamanında fark eden Türk girişimci Onur Aslan insanların çalışma masalarını paylaşabildiği platform zetup.me’yi geliştirerek, yeni teknolojilerin beğeniye sunulduğu Product Hunt’ta en beğenilen uygulamalar listesinde zirveye oynadı.
Evden çalışırken verim arttırma yöntemleri
Evden çalışmanın verdiği dezavantajlardan biri olan disiplinli çalışamama sorununa çözüm olarak Pomodoro tarzı teknikleri kullanabiliriz. Bunun yanında verimliliği artıracak kahve ürünleri tüketilebilir. Günün çoğunu geçirdiğimiz masayı hem sağlık açısından hem de verimlilik açısından uygun açılarda kullanabiliriz.
Son zamanlarda hastalık azalma gösterse bile birçok çalışan ve işveren uzaktan çalışmayı devamlı hale getirmeye çalışıyor. Yazılım sektörüne daha fazla ağırlık veren Turkcell, Trendyol, Akbank gibi şirketler artık uzaktan çalışmayı kalıcı hale getiriyor. İki yıl önce Pandemi ile hayatımıza giren ve hayat alışkanlıklarımızı değiştiren uzaktan çalışma kavramı gelecek yıllarda bizlere nasıl kapılar açacak birlikte göreceğiz.
Kaynak: DW, Techcrunch, QZ, FikriMucit
Yazar: Abdullah Öztürk