“Yüz tanıma” terimi genel olarak, yapay zekâ yardımıyla bir insan yüzünün görüntüsünü veritabanında yer alan kayıtlı girdiler ile karşılaştırarak eşleşme yapması anlamına geliyor. Günlük hayatımızda en basit haliyle kapı zili kameraları tarafından yüzümüzün tanınması; devletin kullandığı yazılımların hızlıca zanlının yüzü ile aranan suçluları taraması; iphone’daki FaceID özelliği gibi örnekler verilebilir. Tüm bunlar, gelecekte hayatımızı tamamen kontrol altına alabilecek bir sistemin sadece başlangıcı olarak görülüyor.

Küresel olarak güvenlik güçleri de dahil olmak üzere farklı gruplar tarafından yüz tanımanın kullanımını düzenleyen birkaç yasa tasarısı geliştirilmeye çalışılsa da şu an için tartışmalı teknolojiyi kesin olarak düzenleyen yasalar bulunmuyor.

Protestoların ardından yeniden gündeme geldi

Adalet ve gizlilik savunucuları tarafından uzun zamandır eleştirilen teknoloji, George Floyd‘un ölümü üzerine protestoların ardından yeniden gündeme geldi.

Yüz tanıma teknolojisi protestolardan önce bile haksız gözetim, cinsiyet ayrımı yapamama, ırksal ayrımcılık ve insan rengi devreye girdiğinde nispeten daha yüksek oranlarda yanlış tanımlama eğiliminde olduğu için çokça eleştiriliyordu.

Microsoft yöneticisi Brad Smith, Washington Post Live sırasında, çalışma politikaları gereği teknolojiyi düzenleyen federal bir yasa gelene kadar polis teşkilatlarına yüz tanıma teknolojisi satmayacaklarını açıkladı.

“Bu teknolojiyi yönetecek insan haklarına dayanan ulusal bir yasa gelene kadar ABD’deki polis teşkilatlarına yüz tanıma teknolojisi satmayacağız.” Smith

Özellikle Amerika’da emniyet teşkilatının George Floyd’un öldürülmesinden bu yana ülke çapında patlak veren polis karşıtı gösterilere katılan kişileri tanımlamak için yüz tanıma teknolojisini kullanma potansiyeli endişesi Microsoft’u böyle bir açıklamaya teşvik etmiş olabilir.

Microsoft tarafından yapılan bu açıklamanın ardından sektöre yön veren diğer teknoloji devlerinden de eylemcileri ve sivil hak gruplarını sevindiren açıklamalar geldi.

  • IBM, artık genel amaçlı yüz tanıma veya analiz yazılımı sunmayacağını açıkladı.
  • Amazon ise diğerlerine göre daha küçük bir hamle yaparak yüz tanıma teknolojisi Rekognition’ı bir yıl boyunca kolluk kuvvetlerine satmayı bırakacağını söyledi.

Ancak yapılan bu açıklamalar sınırlı ve büyük ölçüde geçicilik özelliği taşıyor.

 

[button color=”red” size=”normal” alignment=”center” rel=”follow” openin=”newwindow” url=”https://www.gelecekburada.net/calisanlardan-mektup-hukumete-gozetleme-sistemi-satmayi-birakin/”]Çalışanlardan Mektup: “Hükûmete Gözetleme Sistemi Satmayı Bırakın”[/button]

Bu teknoloji devreye alınırken insanların hakları korunmalı

Teknoloji endüstrisi, devlet ve yerel güçler derken bazı şirketler mevzuatın hazırlanmasına yardımcı olabilir. Bu teknoloji eleştirmenlerinin evhamlanması gereken bir durum olabilir. Şirketler bir yandan insan haklarını gözeten bir zemin aramaya çalışırken, bir yandan da finansal çıkarları için itici güçlerini kullanabilir. Ancak teknolojiyi sınırlamaya ve kısıtlamaya odaklanmak yerine devlet ve bilir kişiler tarafından düzenleyici uygulamalar ve alternatif yönergeler sunulması yaşadığımız çağa ayak uydurma adına düşünülmesi gereken bir yaklaşım olabilir.

Kaynak: edition.cnn

 

Share:

administrator

96'da İstanbul'da doğdu, Marmara Üniversitesi Basım Teknolojileri bölümünde yüksek lisanına devam ederken İş Geliştirme alanında çalışıyor. Sonunda soru işareti olan her şeye ilgi duyarken geleceğin nerede olduğunu araştırıyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.