Özellikle 2. Dünya Savaşı ve soğuk savaş dönemi ile alakalı yaptığı filmlerle dikkat çeken ancak bunlarla sınırlanamayacak kadar geniş bir portfolyosu olan usta yönetmen Steven Spielberg’in Sanal Gerçekliği konu aldığı yeni filminden ilk trailer geldi.

Ernest Cline’ın [tooltip tip=”Orijinal ismi: Ready Player One, Türkiye’deki ismi: Başlat”]aynı isimli[/tooltip] romanından uyarlanan Ready Player One isimli film 2045 yılında sanal gerçekliğin hakim olduğu distopik bir dönemi anlatacak. “Kayıp Milyonlar” isimli toplulukla beraber Stacks’ta yaşayan Wade Watss’ın, hayatını anlatmasıyla başlayan trailer, distopik temalı bir şehir sunarken Sanal Gerçeklik (Virtual Reality) gözlüğünün takılmasının ardından teknolojik-renkli ve özgür eğlencelerin yaşandığı bir sanal dünyayı gösteriyor.

Film bu tema ile karşımıza çıkarken, [tooltip tip=”2045 yılında dünyanın fiziksel olarak artık kullanılmadığı dönemde tüm hayatın yaşandığı sanal bir dünya. Yani her türlü eğitim, eğlence faaliyeti gibi eylemler burada gerçekleşiyor. Fiziksel dünya artık sadece tuvalet ihtiyacından ibaret”]OASIS[/tooltip] isimli sanal dünyanın kurucusunun ölümünün ardından, 3 adet bulmacayı (Easter egg de denebilir) çözen kullanıcının, bu sanal dünyanın yeni kontrolcüsü olacak olması, olay örgüsünü ilerletecek konu olacak.

Easter egg demişken, filmin sanal dünyasında günümüzden ve geçmişten birçok ünlü karaktere rast geleceğiz gibi duruyor çünkü trailerda gördüğümüz Harley Quinn, Deathstroke, Freddy Krueger gibi tanıdık yüzlerin (Daha fazlası için) yanı sıra yazar Cline’ın söylediğine göre Batmobile, ve Mad Max’in aracı gibi tanıdık detaylarla da boğulacağız gibi.

Harley Quinn ve Deathstroke

Mart 2018’de vizyona girecek olan filmin yönetmeni Steven Spielberg geçen yıl VR (Sanal Gerçeklik) konusunda; izleyicilerin VR ile istediği yöne bakma yetkisinin yönetmenler ve film sektörü için ciddi bir sıkıntı olacağını çünkü hikaye anlatıcılığı açısından yönetmenlerin kontrolü kaybedeceğini söylemiş.

Bakalım, VR film endüstrisi ne kadar çabuk gelişecek ve sinemalarda her izleyicinin farklı bir yöne bakmayı tercih etmesine rağmen tatmin edici filmler çıkabilecek mi? Yakın gelecekte, “hep yanlış tarafa baktım galiba, filme tekrar gitmem gerekiyor” cümlesini sık sık duyma ihtimalimiz yüksek. Belki de sadece 2 tarafa bakma yetkisinin verildiği ve senaryonun ona göre değiştiği algoritmalar geliştirilir ve yapımcılar + sinema salonları 2. kez para kazanma umudunu kovalarlar.

Steven Spielberg bir yerden tanıdık geliyor ama… diyenler için birkaç filmini yazalım: Jaws, The Schindler’s List, St. James Place (Casuslar Köprüsü), Catch Me If You Can (Sıkıysa Yakala), A.I (Yapay Zeka), The BFG ve daha fazlası…

Filmin oyuncu kadrosuna da bir göz atmak gerekirse: Tye Sheridan (X‑Men: Apocalypse), Olivia Cooke (Bates Motel), Ben Mendelsohn (Rogue One), Mark Rylance (Dunkirk), Simon Pegg (Star Trek, Shaun of the Dead), T.J. Miller (Silicon Valley, Deadpool), Hannah John-Kamen (Killjoys)

İlk kaynak: TheVerge

 

Share:

administrator

1997’de Nevşehir-Ortahisar’da doğdu. Marmara Üniversitesi’nde Basım Teknolojileri eğitimi görüyor. Gazeteciliğe ve doğru bilgi alma hakkına inanan Hasan, bir Onaran olarak sosyal inisiyatifin ve eğitimin gücüne inanıyor, geleceğin nerede olduğunu araştırıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir