Microsoft düzenlediği Inspire 2021 konferansında, şirketlerin sürdürülebilirlik hedefleri belirleyerek karbon emisyonlarını ölçmelerine ve yönetmelerine yardımcı olmak için tasarlanmış yeni bir hizmet olan Sürdürülebilirlik için Bulut’u duyurdu. Hizmet gerçek zamanlı veri kaynaklarını keşfedebilen, karbon muhasebesi sağlayan ve kuruluşların harekete geçmesi için içgörüler sağlayan bir hizmet olarak yazılım tekliflerini içeriyor.
Karbon matematiğinin bir başka önemli yönü, “karbon nötr” olmakla “net sıfır” olmak arasındaki farktır. Kulağa benzer gelse de aslında farklıdırlar.
Küresel bir yönetim danışmanlığı şirketi olan Accenture’a göre üst düzey CEO’ların %94’ü, sürdürülebilirliğin işletmelerinin gelecekteki başarısı için önemli veya çok önemli olduğunu ifade ediyor. Ancak bir kuruluşun genel çevresel etkisini ölçmek özellikle zor olan aşamaların başında geliyor. Kuruluşların ayak izlerini kaydedebilmeleri, paydaşlara rapor sunabilmeleri, kaynak kullanımlarını azaltabilmeleri ve karbon denkleştirmeleri veya geri dönüşüm yoluyla ayak izlerini kaldırabilmeleri gerekiyor.
McKinsey, dünyanın ilk yönetim danışmanlığı şirketi olma ünvanına sahip. Firmanın yakın tarihli bir anketine göre çoğu şirketin sürdürülebilirlik konusunu tedarik zinciri gibi zor alanlara dahil etmek için mücadele ettiğini ve daha fazla entegrasyon sağlama potansiyeli olduğunu belirtiyor.
Sürdürülebilirlik için Bulut ne amaçlıyor?
Sürdürülebilirlik için Bulut şirketlerin çevresel ayak izlerinin bir parçası olarak buluttan, cihazlardan ve uygulamalardan kaynaklanan karbon emisyonlarını raporlamasına olanak tanımayı amaçlıyor. Bu akışla müşteriler emisyon veri kaynaklarını tek bir görünüme bağlayabilir ve ilerlemeyi izlemek için bir puan kartı yayınlamak üzere Sürdürülebilirlik için Bulut’u kullanabilir. Ek olarak emisyon azaltma hedeflerini karşılayıp karşılamadıklarını görmek için alanları tespit edebilir ve denetleyebilirler.
Örneğin, bir HVAC sistemi (ısıtma, havalandırma ve iklimlendirmeyi içeren, fabrika, hastane, alışveriş merkezi gibi yaşam alanın ve enerji tüketiminin yoğun olduğu yerlerde geniş uygulama alanları bulan bir sistem) azaltma hedefine ulaşmak için programda değilse, görev bu hedefe ulaşmak için iyileştirmeler yapmak için operasyonlara atanabilir.
Nature dergisinin araştırmasına göre veri merkezleri küresel karbon emisyonlarına %0,3 oranında katkıda bulunuyor. Özellikle makine öğrenimi modellerinin olumsuz eğilime katkıda bulunduğuna inanılıyor. 2020 yılının Haziran ayında Amherst’teki Massachusetts Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, belirli bir modeli eğitmek ve araştırmak için gereken güç miktarının, yaklaşık 626.000 pound karbon dioksit emisyonunu içerdiğini tahmin eden bir rapor yayınladı. Bu rapor gösteriyor ki tek bir yapay zekâ modelini eğitmek, beş arabanın yaşamları boyunca ürettiği kadar karbon salabilir.
“Bir düzeyde her sektör sürdürülebilir dijital dönüşümden geçiyor. Sürdürülebilirlik için Bulut ile verileri yakalamanın ötesine geçerek, müşterilerin sürdürülebilirlik verilerini eyleme geçirilebilir bir şekilde toplamasına yardımcı olmak için tamamen yeni bir kategori oluşturuyoruz. Bu hizmetle şirketlerin daha kolay ve etkili bir şekilde emisyon salınım değerlerini kaydetmesini, raporlamasını, azaltmasını ve değiştirmesini sağlıyoruz.” Microsoft EVP ve Baş Ticari Yetkilisi Judson Althoff
Sürdürülebilirlikte büyüme
Ulusal Perakende Federasyonu, üç Kuzey Amerikalı tüketiciden ikisinin sosyal açıdan duyarlı markaları tercih etme olasılıklarının yüksek olduğunu iddia ediyor. Bulut tabanlı yazılım şirketi Salesforce insanların %78’inin, şirketlerin iklim değişikliğiyle mücadeleden sorumlu olduğuna inandığını belirtiyor.
Sürdürülebilirlik için Bulut, benzer şekilde şirketlerin planları ölçerek ve yöneterek enerji kullanımından kaynaklanan karbon emisyonlarını analiz etmesine olanak tanıyan Salesforce’un Sürdürülebilirlik Bulutu ile rekabet ediyor. Sürdürülebilirlik Bulutu, enerji modellerini ve emisyon eğilimlerini takip ederken karbon muhasebesini değerlendirmek için ABD EPA, IPCC veri kümelerini kullanıyor. Görselleştirme ve gösterge panolarıyla ise çevresel etkiyi ortaya çıkarıyor.
Microsoft bu rekabetin gerisinde kalmamak için, 2021 yılının başlarında yazılım geliştirmenin neden olduğu karbon emisyonlarını azaltmak için insan, standart, araç ve uygulama ekosistemi oluşturmak için Linux Vakfı ile birlikte; kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Yeşil Yazılım Vakfı’nı kurdu. Paris İklim Anlaşması’na uygun olarak, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını %45 oranında azaltmayı hedefleyen bilgi ve iletişim teknolojisi segmentlerinin hedeflerinin ilerletilmesine yardımcı olmayı amaçlıyor.
Microsoft, 2020’de 2030 yılına kadar karbon negatif olma taahhüdünde bulundu. Bu söz, atmosferden ürettiğinden daha fazla karbonu ortadan kaldırmayı kapsıyor. Şirket, kurulduğu 1975 yılından bu yana doğrudan ya da elektrik tüketimi yoluyla yaydığı tüm karbonu 2025 yılına kadar yeryüzünden silmeyi planlıyor.
Kaynak: VentureBeat
