Son günlerde “Hangi marvel karakterisin?”, “Kaç yaşındasın?”, “Hangi ünlüye benziyorsun?” ve benzeri efektlerin Instagram’ımızı ele geçirmesinin oldukça mantıklı bir sebebi var. Çünkü Facebook, geliştirdiği özel bir uygulama ile insanların kendi efektlerini üretmesi için bir platform sundu.
Geçtiğimiz yıl piyasaya sunulan ve insanların görselleştirilmiş yazılım ile kolayca AR efektleri üretebilmesini sağlayan Spark AR ciddi bir kitleyi harekete geçirebilmiş durumda. Spark AR kullanabilmek için ciddi bir bilgisayar bilgisine bile ihtiyacınız yok, tek bir YouTube videosunu izleyerek kendi efektinizi yaratabilirsiniz.
Kendi efektinizi yaratabilmek için en basit haliyle: Spark AR uygulamasını indirmeniz gerekiyor. Efektinizin tarzına (Hangi robotsun? Hangi Hababam Sınıfı karakterisin? vb) karar verdikten sonra önce bir açılış ekranı görseline sahip olmanız daha sonra da içerisinde bulunacak karakterlerin görselini oluşturmanız veya internetten indirmeniz gerekiyor. Bu konuda biraz Photoshop bilgisine ihtiyaç duyabilirsiniz. Gereken görselleri indirdikten sonra Spark AR’ın görselleştirilmiş yazılım modu sayesinde yukarıdaki videoyu takip ederek basit bir efekt oluşturabilirsiniz.
Facebook’taki “Spark AR Creators” (Spark AR içerik üreticileri) grubunda 80.000 insan bulunuyor ve ortaya çıkarılan efektler “Kime benziyorsun” gibi kalıpların dışına çıkmaya başladı bile. Mesela, ünlü tasarımcılardan birisi olan Dvoshanky; göz kırparak oynayabildiğiniz bir Flappy Bird oyunu ve 51. Bölge’de uzaylılar ile karşılaştığınız bir Mario oyunu yarattı.
Flying Face isimli efekt. Instagram’da Gelecek_burada hesabımızdan kolayca ulaşabilir veya Instagram üzerinde efektler arasında “flying face” anahtar kelimesi ile aratabilirsiniz.
Peki Instagram efektleri nasıl çalışıyor?
En basit anlatımıyla, bu efektlerin yapay zekâ ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojileri sayesinde bugün bize eğlenceli dakikalar yaşatabildiğini söyleyebiliriz. Computer vision (bilgisayarlı görme) ismi de verilen yapay zekânın bu alt dalı on yıllardır bilim insanlarını en çok zorlayan konulardan birisiydi. Localization (görüntü içerisinde yer saptama) ve segmentation (bölütleme) gibi iki önemli zorluk karşımıza çıkıyordu. Yapay zekânın bir görüntüde köpek mi yoksa kedi mi olduğunu algılaması bir sorun, kedi veya köpeğin nerede olduğunu anlaması bambaşka bir sorundu.
2012 yılında ImageNet’te detection (sezim) konusunda sadece %15 hata payı yakalandığını görsek de localization konusunda bu oran hâlâ %32 dolaylarında idi. Yapay zekâ kediyi tanıyabiliyordu ama nerede olduğunu bilemiyordu.
Sonra 2014 yılında Facebook DeepFace araştırması ile karşımıza çıktı. İnsanların Facebook’ta birbirini daha kolay etiketlemesini sağlayan bir yüz tanıma sistemi geliştirmişlerdi. 2016 yılında ise localization ve segmentation konusunda daha gelişmiş çözümler sunan DeepMask ve SharpMask’i duyurdu. Bugün Instagram Hikayeler’de kullandığımız efektlerin yüzümüzü bu kadar iyi takip edebilmesini sağlayan algoritmalar tam olarak bunlar.
Sonuç olarak; Instagram hikayelerde gördüğümüz AR efektlerinin başarılı olabilmesi için 30 FPS (frame per second), yani saniyede 30 karenin yapay zekâ tarafından titizlikle algılanabiliyor ve -efektin tarzına göre- anlık olarak manipüle edilebiliyor olması gerekiyor. Aksi takdirde bazı görüntü bozuklukları olurdu ve son kullanıcıya, yani bize çok da hitap edemezdi. Bu yapay zekânın bu halê gelmesi aşamasında yapay zekâ endüstrisindeki insanların ve özellikle Facebook’un ciddi bir payı olduğunu söyleyebiliriz. Facebook’un 2016 yılında yayınladığı “Gerçek zamanlı yapay zekayı avucunuzun içinde” yazısı, bu açıdan oldukça önemli.
Artırılmış Gerçeklik (AR) nedir?
“İlk önce sanal gerçeklik teknolojisi ile tanıştık: Yaşadığımız dünyadan biraz olsun uzaklaşabileceğimiz, yepyeni dünyalar yaratabileceğimiz ve hayal gücümüzün ‘içerisine’ girebileceğimiz bir gelecek vaat ederken sonrasında artırılmış gerçeklik ile karşılaştık. Yaşadığımız dünyayı ‘güzelleştirebileceğimiz’, dünyamıza yepyeni eklemeler yapabileceğimiz ve hayal gücümüzü yaşadığımız yere getirebileceğimiz bu teknolojiyi de ekleyerek her ikisini ortak kullandığımız karışık gerçeklik (mixed reality) sanal dünyaar inşa ederken aynı anda gerçek dünyamızı da manipüle etmeye başladık.” ___
Özet olarak: Artırılmış gerçeklik, gerçek dünyadaki çevrenin ve içindekilerin, bilgisayar tarafından üretilen; ses, görüntü, grafik ve GPS verileriyle zenginleştirilerek meydana getirilen canlı veya dolaylı fiziksel görünümüdür. Yani, gerçek dünyayı sanal görüntüler ile manipüle etmektir. Instagram efektlerini kullanırken tam olarak bunu yapıyoruz. Omzumuzda bir kuşun gezmesini, kafamıza bir koalanın oturmasını sağlayabiliyoruz.
Instagram efektleri (filtreleri)’nin yüklenmesi 10 günü bulabiliyor
Spark AR ile Instagram veya Facebook için efekt geliştirdiğinizde önce sisteme yüklemeniz ve birkaç gün onay için beklemeniz gerekiyor. Efektlerin hepsi insan editörler tarafından incelenerek onay sürecinden geçiyor. Bu süreç 10 güne kadar çıkabilirken, Dave Gershgorn kendi filtresine dair veto mesajını 3 gün içerisinde almış. OneZero yazarı olan Dave, “Hangi OneZero yazarısın?” temalı bir efekti Instagram’a yüklemiş ancak Instagram, “gerçek insanların fotoğraflarını içeriyor” gerekçesiyle reddetmiş.
Bu da ilginizi çekebilir:
[button color=”red” size=”normal” alignment=”center” rel=”follow” openin=”newwindow” url=”https://www.gelecekburada.net/ucretsiz-kullanabileceginiz-ar-uygulamalari/”]Ücretsiz Kullanabileceğiniz AR Uygulamaları[/button]
Kaynak: OneZero