Giyilebilir teknolojiler alanında yapay zekâ destekli birçok girişim gerçekleştiriliyor. Kablosuz bağlantılar aracılığıyla veri aktarımına da olanak sunan girişimler farklı alanlarda etkilerini göstermeye devam ediyorlar. Pandemi sürecinde özellikle sağlık alanında yapılan her yeni gelişme büyük heyecan ve merak uyandırıyor.
Bunun son örneklerinden biri de MIT araştırma grubu tarafından geliştirilen giysilere işlenebilen elektronik sensörler oldu.Tasarlanan elektronik sensörlerin kumaşlara işlenmesiyle sıcaklık, solunum ve kalp atış hızı gibi hayati belirtileri tespit edebilecek giysiler imal edilebilecek.
MIT araştırma grubunun içinde bulunan ve başarılarıyla ülkemizi de temsil eden LG Elektronik Medya Geliştirme ve Yardımcı MIT Profesörü Canan Dağdeviren, bu elektronik sensörlerin satın alınarak ya da laboratuvarlarda üretilerek günlük giysilerimize işlenmesiyle solunum hızı gibi fiziksel verilerinin takip edilmesine ihtiyacı olan herkes için özelleştirilebilir hale getirilebileceğini söylüyor.
Araştırmacılar bu yenilik sayesinde evde veya hastanede olan hasta kişilerin, sporcuların ve hatta uzayda çalışmalarını sürdüren astronotların bile izlenebileceğini ön gördüklerini belirtiyorlar.
Kumaşa gömülü bu sensörlerin çalışma prensiplerine gelirsek en temelde dar kanallar içerisine yerleştirilen uzun ve esnek şeritlerden oluşuyor. Bu kanallar sensörlerin cilt ile temasını sağlayarak veri toplama işlemini gerçekleştiriyor.
Araştırmacılar bu çalışma için prototip olarak 30 sıcaklık sensörüne ek olarak bir de kalp atış hızını ölçebilen bir ölçüm cihazından oluşan bir giysi tasarladılar. Bu giysi için egzersiz sırasında giyilen nem emici özelliklere sahip ve vücudu saran polyester karışımlı bir kumaş tercih ettiler. Araştırma grubu, sensörlerden alınan verilerin daha sonrasında kablosuz olarak bir akıllı telefona da aktarılabileceğini ifade ediyor.
Dışardan bakıldığında normal bir t-shirt olarak gözükse de iç kısmına baktığınızda cilde temas eden elektronik kısımları görebiliyorsunuz. Dağdeviren, t-shirt’ün vücudu komple sararak sensörlerin aktif kısımların ciltle temasını sağladığını belirtiyor.
Kişisel teletıp faaliyetlerinde kullanılabilir olmasıyla da doktorların hastalarının durumunu uzaktan kontrol edebilmesine olanak sağlıyor. Dağdeviren, böyle bir veri toplama sistemi sayesinde doktorların daha doğru değerlendirmeler yaparak hastalarına daha faydalı olabileceğini söylüyor.
Teletıp Nedir?
Yapılan radyolojik tetkiklere ait bulgulara dijital platformlardan 7/24 ulaşabilme olanağı sağlayan bir sistemdir. Raporların çevrim içi olarak değerlendirilip incelenebilmesinin yanı sıra hastalarla da paylaşılabilmesine ortam sağlamaktadır.
Bu yeni gelişme pandemi sürecinde sosyal izolasyona yapacağı olumlu katkılarla büyük kolaylık sağlayabilir. Aynı zamanda pandeminin sosyo-kültürel etki alanını da genişletebileceği olasılığını göz önünde bulundursak birçok faaliyetimize dokunabilecek türden bir gelişme olduğunu söyleyebiliriz.
Kaynak: EurekAlert