Akıllı saatlerden, giysi ve takılara kadar çeşitlilik gösteren giyilebilir akıllı cihazlar, son on yıldır tüketim kültüründe istikrarlı bir şekilde yaygınlığını arttırıyor ve birçok alanda karşımıza çıkıyor. Değişen ihtiyaçlarımızla birlikte giyilebilir akıllı cihazlar için yeni kullanım alanları, diğer bir deyişle yeni bir piyasa ortaya çıkıyor.
Bu cihazlar sadece dizüstü bilgisayarlara ve akıllı telefonlara benzeyen birçok temel bilgi işlem faaliyetini gerçekleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda kullanıcının vücuduyla direkt temas edebilmesi sonucunda benzersiz sağlık hizmetlerinin takibini sağlamaya yardımcı oluyor.
Makine öğrenimi algoritmaları ve yapay zekâ teknolojileri başta olmak üzere birçok yeni girdi, giyilebilir cihazların kapsamını genişleterek daha fazla sektörün geleceğini biçimlendirir hale geliyor.
Sosyal etki alanlarının yanı sıra birçok analog kişisel rutinimizi dijital platformlara taşıyan giyilebilir cihazlar dijital dönüşümün günlük yaşantımıza entegre edilmesinin aracısı olarak da görülüyor. Bunun en son örneklerinden biri Sony tarafından geliştirilen giyilebilir klimalar oldu.
Sony, bu giyilebilir klimaları Tokyo 2020 Yaz Olimpiyatları’ndan hemen önce satışa sunma planlarıyla cihazı ilk kez 2019’da piyasaya sürdü. Ancak pandemi sebebiyle planlarını ertelemek durumunda kaldı.
Sony, Reon Pocket ismini verdiği bu kişisel cep klimalarıyla giyilebilir teknolojilerin etki alanını genişletmeye hazırlanıyor. Boyna asılan pervane döneminden cep boyutundaki klimalara geçişimiz dijital dönüşümün en somut ve en açık örneklerinden olsa gerek.
Artık yaklaşık 130$ karşılığında yaz aylarında serinlemek için klimalı alan arayışımız son bulmaya hazırlanıyor. Evde, işte, yürüyüşte kısacası gittiğimiz her yerde kullanım olanağı sunan bu giyilebilir klimalar tıpkı akıllı telefonlarımız gibi günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelebilir mi?
Giyilebilir Klima Reon Pocket’ın Temel Özellikleri
Her ne kadar klimaları sıcak ve bunaltıcı yaz günleriyle bağdaştırsak da tıpkı diğer klimalar gibi bu giyilebilir klima teknolojisini kış aylarında ısıtıcı olarak olarak da kullanabiliyoruz.
Reon Pocket, vücut sıcaklığınızı maksimum 13 santigrat derece (23 Fahrenhayt) kadar düşürebilirken 8 santigrat derece (kabaca 14 Fahrenhayt) kadar da yükseltebiliyor.
Görünüm açısından bir cüzdanı andıran boyutuyla giysilere eklenebilecek ufak bir cebe sığabilen 85 gram ağrılığındaki bu klimaları rahatlıkla üzerinizde taşıyabiliyorsunuz.
Giyilebilir Klima Teknolojisi Nasıl Çalışıyor?
Bluetooth teknolojisi ve termoelektrik soğutma sistemiyle çalışan bu giyilebilir klimalar bir Android ve iOS işletim sistemlerinin destekleyenakıllı telefon uygulaması aracılığıyla etkinleştirilip klima ayarları kapsamında kolayca kontrol edilebiliyor.
Giyilebilir klimanızı 2 saat içinde şarj edip kullanım modunuza göre 2-4 saat boyunca da kullanabiliyorsunuz.
Eğer hızlı başlatma özelliğini uygulama üzerinden önceden ayarlarsanız, uygulamayı kullanmadan cihaz üzerindeki butona yaklaşık 2 saniye boyunca basılı tutarak klimanızı çalıştırabiliyorsunuz.
Giyilebilir klima, kullanım açısından 3 temel kullanım modu sunuyor.
- Manuel Mod: Bu mod, 4 farklı seviye arasından sıcaklığı manuel olarak seçmenize olanak sunuyor.
- Benim Modum: Soğutma / Isıtma tekrarlama ve kapatma zamanlayıcısını dilediğiniz gibi ayarlayarak durumunuza göre favori ayarlarınızı hızlıca kullanabiliyorsunuz.
- Otomatik Mod: Cihaza monte edilen çoklu sensörlerin vucüt ısınızı algılayıp cihazınızı otomatik olarak uygun bir sıcaklık seviyesine ayarladığı moddur.
Yürüyüş hareketlerini gerçek zamanlı olarak tespit eden bu teknoloji, otomatik modda belirtildiği üzere uygun soğutma ayarlamalarını mümkün kılıyor.
Otomatik mod aktif ise, yürüyüşe yeni başladığınızda başlangıç düzeyinde seyreden soğutma seviyesi siz yürüme hızınızla doğru orantılı olarak artıyor. Yürümeyi bıraktığınızda ise en güçlü soğutma seviyesine ulaşıyor.
Dünya küresel iklim değişikliği sebebiyle günden güne daha fazla ısınmaya devam ederken bizler hareket halinde bile serin kalmanın yeni bir yolunu bulmaya çalışıyoruz. Ancak, serinleyebilmemiz ya da ısınabilmemiz için gerekli enerjiyi üretme şeklimiz- özellikle fosil yakıtlar yoluyla olduğunda- durumu daha da kötüleştirebilir.
Öte yandan IoT (Internet of Things / Nesnelerin interneti) teknolojilerinin gün geçtikçe hayatımızdaki yerini genişlettiğini görüyoruz. Yakın gelecekte Cyborg mu olacağız yoksa yanında yüzlerce IoT cihaz taşıyan insanlar olarak mı kalacağız, hep birlikte izleyip görelim.
Kaynak: Interesting Engineering
