Enerji türbinlerine hepimiz aşinayız; dağların tepesinde ya da denizin dibinde bulunabilen devasa pervaneleri hepimiz biliyoruz. Peki, enerji adası duymuş olanımız var mı? Cevabınız muhtemelen hayır, çünkü enerji adası projesiyle sürdürülebilir enerji konusunda daha önce denenmemiş bir adım atılıyor.
Danimarka, Kuzey Denizi’nde 3 milyon hanenin elektrik ihtiyacını karşılamaya yetecek kadar yeşil enerji üretecek ve depolayacak yapay bir ada inşa etme planını onayladı. Enerji adası olarak isimlendirilen bu oluşum dünyada bir ilki temsil ediyor.
Yeşil Proje
Başlangıç aşamasında 18 futbol sahası büyüklüğünde olması planlanan adanın sürecin ilerleyişine bağlı olarak büyütülebileceği söyleniyor. Adaya yüzlerce açık deniz rüzgar türbini bağlanacak ve hem evlerde hem de denizcilik, havacılık, sanayi ve ağır taşımacılıkta kullanılmak üzere yeşil hidrojen sağlanacak.
Proje fikri, Avrupa Birliği’nin elektrik sistemini on yıl içinde çoğunlukla yenilenebilir enerjiye dayanacak şekilde dönüştürme ve 2050 yılına kadar açık deniz rüzgar enerjisi kapasitesini 25 kat artırma planlarını açıklamasıyla ortaya çıktı.
Danimarka Enerji Adası
Açık Deniz Rüzgarı Potansiyeli
Okyanuslarda ya da nehir ağızlarında çok güçlü bir rüzgar potansiyeli vardır. Yenilenebilir enerji kaynağı için rüzgar türbinleri genelde bu güçlü rüzgar potansiyelinin olduğu açık denizlere yerleştirilir. Projenin hep şikayet edilen Avrupa açık deniz rüzgarı potansiyelinden gerektiği gibi yararlanılamaması durumuna kalıcı bir çözüm getireceğine inanılıyor.
Enerji adasının Danimarka’nın başka bir sorunu için de yararlı olabileceği düşünülüyor. Danimarka artan sera gazı emisyonları için 1990-2030 yılları arasını kapsayan karşılaştırmalı bir plan hazırladı. 1990 yıllarındaki seviyeyi baz alarak, 2030 yılında sera gazı emisyonlarının şu an ki seviyesinin %70 oranında azaltılması hedefleniyor. Bu yasal bağlayıcılık şimdiye kadar bir ülkenin bu alanda koyduğu en iddialı hedef olarak gösteriliyor.
“Bu, Danimarka ve küresel yeşil geçiş için gerçekten harika bir an.” – Enerji Bakanı Dan Jorgensen
Sürdürülebilir Ada
Elverişli rüzgar hızlarına sahip İskandinav ülkesi, neredeyse 30 yıl önce dünyanın ilk açık deniz rüzgar çiftliğini kurarak hem kara hem de açık deniz rüzgarında öncü olmuştu. Ülke zaman için de sürdürülebilir enerji konusundaki öncü yaklaşımlarından taviz vermeyerek geçtiğimiz Aralık ayında, Kuzey Denizi’nin Danimarka kısmında petrol ve doğal gaz aramasını durdurma kararı aldı.
Yapay ada ve çevresindeki rüzgar türbinleri 3 gigawattlık bir başlangıç kapasitesine sahip olacak, kapasitenin zaman içinde 10 gigawatta çıkarılması planlanıyor. Danimarka’nın ayrıca Baltık Denizi’nde bir enerji adası için de planları bulunuyor.
Ada, yaklaşık 210 milyar Danimarka kronuna (33,87 milyar dolar) mal olacak. Dünyanın en zengin insanı olarak bilinen Amazon şirketinin kurucusu Jeff Bezos’un serveti yaklaşık 172 milyar dolar dolaylarında seyrediyor. Basit bir hesapla adanın maliyetinin dünyanın en zengin insanının tüm servetinin 5’te 1’i kadar olduğunu söyleyebiliriz. Bu inanılmaz rakamın sürdürülebilir enerjiye yatırım olarak kullanılacak olması, üstelik bir ilkin denenmesi geleceğimiz açısından umut vaat eden sinyaller taşıyor.
