OpenAI’nin sohbet botu olan ChatGPT, son haftalarda dünyayı etkisi altına aldı. Oldukça basit görünen arayüzü sayesinde neredeyse her soruya uzun ve yetkin cevaplar verebiliyor.
OpenAI ChatGPT’yi halka sunduğundan beri bir milyonu aşkın kişi onu farklı şekillerde kullanmaya çalıştı. Dolayısıyla ChatGPT’nin mükemmel konuşma becerilerinin, insanların geniş kapsamlı sorularına yanıt aramak için genellikle başvurdukları Google’ın yerini alıp alamayacağı merak konusu haline geldi. Fakat her güzelin bir kusuru var. ChatGPT henüz verdiği cevapların doğruluk payını aktarma konusunda pek başarılı değil. Bu durumun henüz neden bir arama motoru gibi kullanılamayacağının göstergesi olduğunu söyleyebiliriz.
ChatGPT, internetten toplanan devasa bilgi yığınlarını elemek ve metindeki kalıpları belirlemek için tasarlandı. “Chat Generative Pre-Trained Transformer”ın kısaltması olan bu program, herhangi bir cümlede sonraki kelimeleri yoktan var etmek veya “üretmek” için bu kalıpları kullanıyor.
Bilgide kaynak paylaşımı önemli
ChatGPT gibi sohbet botları cevabının doğru olup olmadığını söyleyemez. Ayrıca bu yanıtları bir araya getirmek için hangi kaynaklara güvendiğini anlamamız da neredeyse imkansızdır. Çoğu zaman, ChatGPT’nin aynı soruya farklı yanıtlar verdiğini bile görebiliriz. Çünkü sistem her seferinde soruyu sıfırdan oluşturuyor ve böylece yanıtı yeniden oluştur butonuna her basıldığında farklı bir yanıt karşımıza gelir.
Bu biraz da bir soru-cevap sisteminden ne beklediğimize de bağlı. Arama motorlarına yöneldiğimizde ilk ihtiyacımız bir sohbet ortamı yaratılması değil. Çünkü çoğu zaman sadece yanıtları değil, doğrulayabileceğimiz kaynakçaları da arıyoruz. Ya da karşımıza çıkan ekstra bilgiler ile araştırmamızı zenginleştirme hatta yönünü değiştirme şansına sahip oluyoruz.
Arama motorlarının bir diğer handikapı da diğer internet siteleri tarafından en çok bağlantı verilen sayfaları teşvik etmek ve ödüllendirmek için tasarlanmış bir izlenebilirlik ağına sahip olmaları. Bu tür daha iyi onaylanmış sayfalardaki bilgiler genellikle daha güvenilir bulunduğundan, sonuçlarda yukarı çıkıyor ve bağlantı listesini kalitelerine göre otomatik olarak sıralıyor.
ChatGPT’de ise böyle bir filtre yok. Sistem bunun yerine, temel aldığı veri kümelerinin eğilimlerine yönelmeyi tercih ediyor. OpenAI, sorunlu içerik yayınlamasını önlemek için ChatGPT’ye çitler kurmuş olsa da, kuralların yıkılmak için koyulduğunu tekrar etmemize gerek yok. Örneğin bir kullanıcı, sistemden iyi bir bilim insanı olmak için cinsiyet ve ırkın gerekli olduğu Python kodunu yazmasını istediğinde ChatGPT, “erkek” ve “beyaz” şeklinde yanıt verdi.
Evrensel bir dil hayali…
Her ne kadar parlak bir gelişme olsa da, ChatGPT’nin verileri de büyük ölçüde sınırlı. En güncel bilgiler için internette arama yapmak ya da İngilizce dışındaki dillerde tutarlı cevaplar almak pek mümkün değil. OpenAI CEO’su Sam Altman bir tweet’te , ChatGPT’nin inanılmaz derecede sınırlı ama bazı şeylerde yanıltıcı bir büyüklük izlenimi yaratacak kadar iyi olduğunu ve şu anda önemli herhangi bir şey için ona güvenmenin bir hata olacağını dile getirdi.
Yine de, internette arama yapabilen ve sizi sonsuz bir bağlantı listesini tarama ve tıklama zahmetinden kurtaran bir sohbet botu vaadi heyecanlandırıcı. Mevcut durumda bunu takip eden tek kişi de OpenAI değil. Google da dahil olmak üzere birçok şirket, doğal dili daha iyi anlayarak arama motorlarını değiştirmek için değil, onları tamamlamak için ChatGPT gibi dil modellerinden yararlanıyor.
Örneğin Google’ın yapay zekâsı, “Tek Doğru Yanıt” arayışında, genellikle sorunuzla en iyi eşleşen bir internet sitesindeki metni saptayarak sonuçların en üstündeki bir kutuya ulaştırıyor. Şimdi ise Google geleneksel arayüzünü tamamen bir sohbet botuyla değiştirmeyi deniyor; Yani yakın zamanda ChatGPT ve türevlerini çok daha sık konuşuyor olacağız.
Yazar: Makbule Karabıkcı