Gezegenimizin mevcut tüketim şartlarında, alternatif enerji kaynaklarına yönelmemiz gerektiği aşikâr. Özellikle yeni kurulan startuplarla birlikte yenilenebilir enerjiler üzerine yapılan çalışmaların sayısında artış gözlemliyoruz. Bu çalışmalardan biri de dalga-rüzgar-güneş enerjisi üçlüsünden faydalanmayı hedefleyen bir platform tasarımı oldu.
Alman bir startup olan SINN Power dalgalar, rüzgar ve güneş enerjisinden güç üretmek için bir yüzen okyanus platformu tasarladı. Şirket, ana hedeflerinin denizlerde çok yönlü bir enerji çözümü yaratmak olduğunu ifade ediyor.
Dalga, rüzgar ve güneş enerjisinden yenilenebilir enerji üretebilen bu modüler okyanus platformu, yaklaşan yaz günlerinde yeterli güneş ışığa kavuşmasıyla birlikte test edilmeye başlanacak.
Yapılan planlamalara göre, güneş enerjisi üreticileri Yunanistan kıyılarına yerleştirilecek yüzen platformda fotovoltaik dizileri test edecek.
Yenilenebilir enerji dalgalanması
Bu platformla birlikte faydalanılmak istenen açık deniz dalga enerjisi dönüşümü (WEC) başlı başına yeni bir kavram değil. Ancak geliştirilen bu platformu diğerlerinden ayıran özellik modüler olacak şekilde tasarlanması. Yani platformun parçalarını dilediğiniz gibi ekleyebilir ya da çıkarabilirsiniz. Bu özellikle beraber kullanıcıların ve çevrenin ihtiyaçlarına uyacak şekilde platform yeniden düzenlenip kurulabiliyor.
Platformu oluşturan her bir yüzen ünite dört entegre dalga enerjisi dönüştürücüsünden oluşuyor. Düşük dalga bölgeleri için, bu birimlere 20kW gücünde fotovoltaik hücreler işlenebiliyor. Benzer şekilde, platformlar dört adet küçük 6 kWp güce sahip rüzgâr türbinleriyle donatılıyor. Bunlara ek olarak üçünün kombinasyonu da bir araya getirilebiliyor.
SINN Power CEO’su Dr. Philipp Sinn, Forbes’a yaptığı açıklamada denizcilik teknolojileri geliştirmeye başladıklarından beri modüler tasarımın esnekliğe ve çok çeşitli uygulamalara izin veren önemli bir unsur olduğunun altını çiziyor.
“Yüzen platform, dünyanın dört bir yanındaki adalara yenilenebilir enerji sağlayabilir ve açık deniz rüzgar çiftliklerinin dünya çapında uygulanabilir hâle gelmesine katkıda bulunabilir.”
Dr. Philipp Sinn, CEO SINN
Platform, anormalliklerin algılanmasına ve potansiyel arızaların çok önceden durdurulmasına yardımcı olan, teşhis merkezlerine veri ileten elektrik sensörleriyle donatılmış durumda.
Şirket, bu donanımın gelecekteki kullanıcıları için bir hizmet planı optimize edilmesini ve ciddi hasarlar meydana gelmeden önce ihtiyaç duyulan olası onarımların bir adım önünde olunmasını sağladığını açıkladı.
Tüketimin hızla arttığı bir dünya düzeninde yenilebilir enerji kaynaklarına olan ihtiyacımızın paralel bir şekilde arttığını göz önünde bulundurursak bu girişim hem enerji hem de sürdürülebilirlik çalışmalarına katkıda bulunabilir. Ancak verimli olup olmayacağı konusunda kesin bir şey söylemek için deneme çalışmalarının değerlendirilmesi gerekiyor.
Kaynak: Interesting Engineering
