Amazon’un alışveriş deneyimini iyileştirmek adına durmaksızın yeni fikirleri hayata geçirdiğini biliyoruz. Amazon Go, Dash Cart gibi yeniliklerin ardından şimdi de tek bir el hareketi ile ödeme yapma teknolojisi olan Amazon One tanıtıldı. Amazon Go mağazalarına yerleştirilecek Amazon One cihazlarına avuç içini okutarak, bir kredi kartınızı tanımlıyorsunuz. Girişte yapılan bu eşleştirme sonrasında, farklı mağazalardan alışveriş yapmanız durumunda sadece avuç içinizi One cihazına okutarak ödemeyi tamamlayabiliyorsunuz. Kasiyersiz, kod okutarak veya kameralardan yüz tanıma teknolojisi ile ödeme yapmayı sağlayan teknolojiler varken, avuç içi okutma sistemi ne kadar gerekli sorusu akıllara geliyor. Bu tür bir teknolojinin yalnızca ödeme değil, bir kimlik tespit teknolojisi olacağını vurgulamakta fayda var.
Avuç içi teknolojisi nedir?
Avuç içindeki çizgiler ve deri altındaki damar yapısını çok sayıda mikro kapasiteli kamera ile görüntüleyip, çekilen fotoğraflar üzerinden kişiye özel avuç iyi görüntüsünü tanımlayan sistem, bu veriyi şifreleyerek Amazon veri tabanında çevrim içi olarak saklıyor. Cilt altı damar yapısının görüntülenmesi için genellikle kızılötesi ışınlar kullanılıyor ancak Amazon One özelinde böyle bir açıklama yapılmadı. Herhangi bir fiziksel temas olmadan saniyeler içinde kişinin avuç içini tanıyıp eşleştiren sistem, pandemi sürecinde bir avantaj sağlıyor gibi gözükse de, temassız kredi kartlarından daha hijyenik veya daha hızlı gibi durmuyor.
Bu teknolojinin güvenlik altyapısı nasıl?
Avuç içi tanıma teknolojisi diğer biyometrik tanıma teknolojilerine göre bazı avantajlara sahip. Yüz tanıma teknolojisi, kişinin rızası olmadan da yüzünün görüntülendiğinde otomatik olarak işlenebilmesine yol açıyor. Parmak izi, temas edilen nesnelerden alınan örneklerle elde edilebiliyor ve hatta belirli bir mesafeden çekilen fotoğraflar ile tanınabiliyor. Bu iki örnek göz önünde bulundurulduğunda, avuç içi tanıma yöntemi kişinin rızasını gerektiren bir seçenek olarak öne çıkıyor. Deri altı damar yapısını inceleyen teknolojisi ile kişinin gerçek bir insan olup olmadığı dahi test edilebilir hale geliyor. Bu tür bir teste ihtiyaç duymak günümüzde garip gelebilir ancak yakın gelecekte neler olacağı belli olmayabilir. Birçok otorite tarafından en güvenilir biyometrik tanıma yöntemi olarak kabul edilen bu yöntem, elbette %100 doğruluk sözü vermiyor. Geçmişte biyonik bir el kullanarak sistemi yanıltmayı başaran hackerlar oldu.
Güvenlik başlığı altında kaygı yaratan bazı noktalar var. Kullanıcıların ödeme yapmak için tanıttığı avuç içi verileri Amazon’a ait bulut veri depolama sistemlerinde saklanacak. Son derece önemli bir kişisel veri olan bu bilginin korunması elbette kritik bir konu, biyometrik veriler AB Genel Veri Koruma Regülasyonu (GDPR) kapsamında ve ABD’de eyalet yasalarıyla koruma altına alınıyor. ABD’nin Illinois eyaletindeki Biyometrik Veri Gizlilik Kanunu (BIPA) kapsamında Amazon One’ın nasıl değerlendirileceği merak konusu, çünkü bu kanun şirketlerin biyometrik veri toplamadan önce kişinin rızasını almasını mecburi kılıyor. Amazon, kullanıcının bilinçli bir şekilde elini cihaza okutması ile rızaya dayalı bir yöntem uyguladığını savunuyor olabilir.
Veri güvenliği alanında çalışmalar yapan Oxford Üniversitesi profesörü Reuben Binns, Apple’ın FaceID teknolojisini örnek göstererek, yüzünüzü bir şifre haline getirmenin ve bunu bulut veri tabanlarında saklamanın riskini vurguluyor. Avuç içini bir şifre haline getirerek, bunun hackerlar tarafından ele geçirilmesi riskini ve hatta üçüncü parti veri olarak dağıtılmasını kabul ediyoruz. Bu ne kadar gerekli?
Avuç içi tanıma teknolojisi başka hangi alanlarda uygulanabilir?
Alışveriş için oldukça kullanışlı mevcut seçenekler karşısında, avuç içi tanıma teknolojisi çok daha karmaşık ve gereksiz bir seçenek gibi duruyor. Bu da akıllara, Amazon’un gelecekte bu teknolojiyi farklı alanlarda uygulamak üzere hazırlık yaptığı ihtimalini getiriyor. Doğruluk yüzdesi oldukça yüksek bu teknoloji, ileride biletlerin yerini alabilir, spor müsabakaları için stadyumlara girişte, havaalanlarında, mahkemelerde, ofis girişlerinde bir kimlik doğrulama yöntemi olarak kullanılabilir. Amazon’un bu tür bir teknolojinin altyapısını sağlayarak yüksek gelir elde etmesi ve veri imparatorluğunu güçlendirmesi muhtemel gözüküyor.
Kaynak: The Verge