Dünyada Gıda İsrafının Boyutları
Dünyada milyonlarca insan açlıkla mücadele ediyor ve bunun temel sebebi gıda üretimindeki sorunlardan ziyade gıdanın dağıtılmasındaki adaletsizlik. Gıda israfının inanılmaz seviyelerde olduğu dünyamızda yalnızca gıdanın kendisi değil, üretiminde kullanılan enerji kaynakları, insan emeği ve maddi yatırım da çöpe gidiyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü‘nün verilerine göre, atık gıdalar nedeniyle yılda 3,3 milyar tona denk miktarda karbon salınımı gerçekleştiriliyor. Gıdaya erişemeyen ve açlıkla mücadele eden topluluklara yönelik adaletsizliğin yanı sıra çevreye verilen zararın boyutu da oldukça büyük.

Pandemi gıda zincirinde neleri değiştirdi?
COVID-19 pandemisi sürecinde ciddi kayıplar yaşayan gıda sektörü, bugüne dek tercih edilen yaklaşımları gözden geçirmeye yöneldi. Küresel gıda ticareti, birçok alandaki ithalat ve ihracatın azalması ile paralel olarak kesintiye uğradı. İthal meyve sebzeler yerine yerel üretimin öne çıktığı bu süreç, gelecekte tedarik zincirlerinde de güvenilir ve yakın kaynakların tercih edilmeye başlanacağını gösterdi. Bu gibi kitlesel değişiklikler ile birlikte iklim krizine artan hassasiyet, yerel tarımı ve ekolojik dengeyi korumaya gösterilen özenin artışı, Shelf Engine gibi verimliliği artırmaya ve tüketici eğilimlerini takip etmeye yönelik IT girişimlerinin değerini artırdı.
“Global gıda israfının %5’inden perakende sektörünün sorumlu olduğu tahmin edilmektedir.”
Shelf Engine isimli girişim, yapay zekâ tabanlı algoritmalar ile marketlerde raf planlamalarını ve sipariş miktarlarını optimize etmeyi hedefliyor. Raflarda tarihi geçen ve çöpe atılan gıda ürünleri hem israfa neden oluyor hem de market sahipleri açısından ciddi maddi kayıplara yol açıyor. Bu noktada talep tahmini ve stok yönetiminin hem şirket kârlılığı hem de süreç verimliliğinin sağlanmasında rolü oldukça önemli. Çeşitli stok yönetimi ve talep planlama yazılımları mevcut olsa da birçok işletmede bu süreçler birkaç çalışanın Excel üzerinden yaptığı planlamalarla ilerliyor. Çeşitli akademik çalışmaya konu olan bu planlama sorunlarından insan faktörünü elimine ederek yapay zekâ ile çözüm bulmayı hedefleyen Seattle çıkışlı girişim toplamda 17 milyon dolarlık yatırım almayı başardı.

Whole Foods, Target ve Kroger gibi büyük market zincirlerinde hizmet veren Shelf Engine, mevcut bir işletmenin geçmiş verilerini inceleyerek pilot bir market mağazası üzerinde algoritmalarını uygulayarak geliştirmelerini ve adaptasyonlarını gerçekleştirdikten sonra muhasebe ve teknik işlemler için entegrasyonu sağlıyor. Ayrıca çalıştığı marketlere ücret garantisi sunuyor. Talep planlamasını ve sipariş işlemlerini bağımsız olarak gerçekleştiren Shelf Engine, işletmenin yalnızca sattığı kadar ürünün ücretini ödeyeceğini garanti ediyor.
Gıda israfının önüne geçmek için başka neler yapılabilir?
Dünya çapında gıda israfına son vermeyi amaçlayan ve gıdanın atık hale gelmeden önce ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için çalışan girişimler var. Bunlardan biri olan Copia hakkında fikir edinmek için Gıda Ürünlerinde Teknolojinin Rolü Artıyor isimli yazımıza göz atabilirsiniz. Marketler için geliştirilen bu uygulamaya ek olarak restoran ve kafe işletmecilerinin saklama koşulları ve porsiyonlamada malzeme planlamaları gibi konularda bilinçlenmesi oldukça kritik bir önem taşıyor.

Evlerimizde ise bireysel farkındalığımızı artırarak, farklı gıda türlerinin ideal saklama koşulları hakkında bilgi edinerek çöpe giden besinleri kurtarabiliriz. “Gıda İsrafına Son Ver” girişiminin internet sayfası üzerinden restoran, otel, market ve evlerde alınabilecek önlemler hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Kaynak: Geek Wire
İleri Okuma: Gıda tedarik zincirlerinde risk yönetimi